SpaceX, Starship’in 9. Uçuşunda Uzaya Ulaştı Ancak Kontrolü Kaybetti

SpaceX, 27 Mayıs’ta gerçekleştirdiği Starship’in dokuzuncu test uçuşunda uzaya ulaşmayı başardı. Ancak iki aşamalı dev megaroket, uçuş hedeflerinin tamamına ulaşamadan kontrol kaybı yaşandı ve her iki aşama da görevi tamamlayamadan kaybedildi. Yine de bu deneme, şimdiye kadarki uçuşlara kıyasla birçok alanda ilerleme sağladı ve önemli veriler elde edildi.

SpaceX CEO’su Elon Musk, uçuşun ardından sosyal medya hesabında yaptığı açıklamada, “Starship planlanan motor kapatma noktasına ulaştı, bu da önceki uçuşa göre büyük bir gelişme! Yörünge ve yeniden giriş aşamasında yaşanan sızıntılar ana tank basıncının kaybına neden oldu. İncelenecek çok sayıda değerli veri var.” ifadelerini kullandı. Musk ayrıca, önümüzdeki günlerde yapılacak üç yeni Starship test uçuşunun her üç-dört haftada bir gerçekleştirilebileceğini belirtti.

Starship, SpaceX’in Ay’a ve Mars’a insan yerleşimi hedefleri doğrultusunda geliştirdiği şimdiye kadar inşa edilmiş en büyük ve en güçlü roket. Araç iki aşamadan oluşuyor: Super Heavy adı verilen dev itici roket ve onun üzerinde yer alan, 171 feet (52 metre) uzunluğundaki Starship (veya sadece "Ship") uzay aracı. Her iki aşama da yeniden kullanılabilir olarak tasarlandı ve SpaceX’in yeni nesil Raptor motorlarıyla çalışıyor: Super Heavy’de 33, Ship'te 6 adet.

Starship şimdiye kadar sekiz kez tam yapılandırmayla fırlatıldı. Tüm bu uçuşlar SpaceX’in Teksas’taki Starbase üssünden gerçekleştirildi. Bu yılki iki fırlatma — 16 Ocak ve 6 Mart tarihlerindeki uçuşlar — karışık sonuçlarla tamamlandı.

SpaceX iletişim ekibinden Dan Huot, Flight 9 web yayını sırasında “İmkânsız derecede zor bir şeyi başarmaya çalışıyoruz.” dedi ve ekledi: “Bu hedefe dümdüz bir çizgide ulaşamazsınız. Yol boyunca tümsekler ve sapmalar olacak. Ama bugün o aracın uzaya çıktığını görmek bizim için olağanüstü bir andı. Bu roket için emeği geçen herkesi tebrik ediyorum.”

Flight 7 ve Flight 8 görevlerinde Super Heavy, motor ateşlemesini başarıyla tamamlamış ve “chopstick” adı verilen fırlatma kulesi kolları ile başarılı bir iniş yapmıştı. Ancak her iki görevde de Ship aşaması fırlatmadan kısa süre sonra infilak etmiş, enkaz parçaları Turks ve Caicos Adaları ile Bahamalar’a dağılmıştı. SpaceX, bu başarısızlıkların nedenlerini araştırarak, Flight 7’deki sorunun yüksek frekanslı titreşimlerin (harmonik tepki) yakıt sızıntısına yol açtığını, Flight 8’deki patlamanın ise bir Raptor motorundaki donanım arızasından kaynaklandığını tespit etti.

Bu sorunları tekrar yaşamamak için şirket, donanımda kapsamlı değişiklikler yaptı ve Teksas’ta çok sayıda motor testi gerçekleştirdi. Flight 9, bu iyileştirmelerin sahada ilk kez denendiği görev oldu.

Uçuş, Starbase’ten yerel saatle 18:37’de (2337 GMT) gerçekleşti. Yaklaşık 40 katlı bir binanın yüksekliğine sahip olan Starship, alev sütunları eşliğinde göğe yükseldi. Bu görev, ilk kez yeniden kullanılan bir Super Heavy iticinin fırlatılmasıyla da ayrı bir dönüm noktasıydı. Kullanılan itici, Ocak ayındaki Flight 7 görevinde de yer almıştı. SpaceX, bu görev öncesinde 33 Raptor motorundan sadece 4’ünü yenisiyle değiştirdi, yani 29 motor yeniden kullanıldı. Şirketin uçuş ön izlemesinde, “İlk yeniden kullanım deneyiminden edinilen dersler, gelecekteki uçuşlar için daha hızlı geri dönüş sürelerine olanak tanıyacak.” ifadelerine yer verildi.

Bu uçuşta Super Heavy’nin görevi biraz daha farklıydı. Atmosfere dönüş sürecinde yapılan deneylerle, farklı açılarda geri dönüş denemeleri gerçekleştirildi. SpaceX açıklamasında, “Daha yüksek bir saldırı açısı, daha fazla atmosferik sürtünme yaratır. Bu da iniş yanması için daha az yakıt gerektirir. Bu test, bir sonraki nesil Super Heavy sistemlerinin performansını artırmaya katkı sağlayacak.” denildi.

Ancak bu testler Super Heavy'nin uçuş profilini önceki görevlerden daha karmaşık hale getirdi. Bu nedenle SpaceX, risk almamak adına fırlatma kulesini kullanmak yerine, bu aşamanın Meksika Körfezi’ne sert bir iniş yapmasını planladı. Ancak iniş yanmasına başlandığı sırada, fırlatmadan yaklaşık 6 dakika 20 saniye sonra, itici roket parçalandı. “İticinin parçalandığı doğrulandı,” diyen Huot, Super Heavy'nin iniş yanmasını tamamlayamadan görevine son verdiğini söyledi.

Öte yandan Ship aşaması, önceki uçuşlara kıyasla daha başarılıydı. Araç, suborbital bir yörüngeyle Atlantik Okyanusu üzerinden doğuya yönelerek uzaya ulaştı. Bu uçuş rotası, Flight 7 ve Flight 8 görevlerindeki yörüngelerle aynıydı. Ancak Ship’in görev süreci de sorunsuz ilerlemedi.

Fırlatmadan yaklaşık 18,5 dakika sonra, SpaceX’in Starlink uydularının sahte versiyonlarını taşıyan sekiz test yükünü bırakması planlanıyordu. Ancak yük kapısı tamamen açılamadığı için bu deneme iptal edildi.

Yaklaşık 30 dakika sonra, Ship’in yakıt tanklarında yaşanan bir sızıntı, aracın dönme kontrolünü kaybetmesine neden oldu. Huot, “Bu tankların birçoğu yön kontrolü için kullanılıyor. Dolayısıyla Starship’in yön kontrolünü fiilen kaybetmiş durumdayız.” dedi.

Sonuç olarak, SpaceX fırlatmadan yaklaşık 38 dakika sonra planladığı uzayda motor yeniden ateşleme testini iptal etti. Şirket ayrıca yumuşak iniş umudunu da kaybederek, Ship’in Hint Okyanusu üzerinde yeniden giriş sırasında parçalanacağını duyurdu.

Flight 9’dan elde edilmesi planlanan tüm verilere ulaşılamadı. Oysa görevde Starship’in bazı ısı kalkanı fayansları bilinçli olarak çıkarılmış, farklı malzemeler ve aktif soğutma sistemleri test ediliyordu.

Yine de SpaceX yoluna devam ediyor. Daha önceki başarısızlıklarda olduğu gibi, yeni denemeler için hazırlıklar çoktan başladı. SpaceX üretim mühendisliği yöneticisi Jessie Anderson, Flight 9 yayını sırasında şunları söyledi: “İşte bu tam anlamıyla SpaceX yaklaşımı. Öğreneceğiz, tekrar deneyeceğiz, defalarca deneyeceğiz… ta ki başarıya ulaşana kadar.”






Kaynak:https://www.space.com/space-exploration/launches-spacecraft/spacex-launches-starship-flight-9-to-space-in-historic-reuse-of-giant-megarocket-video