Sürdürülebilirlik
10/7/2025
Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) Başkanı Dr. İbrahim Erden, İklim Kanunu ile birlikte yenilenebilir enerji sektörünün önünde yeni bir dönemin açıldığını söyledi. Erden, özellikle finansal teşviklere erişimin artacağına ve iklim hedefleriyle uyumlu yatırımların öncelik kazanacağına dikkat çekti.
İklim Kanunu’nun temel amacı, iklim değişikliği kaynaklı kriz ve zararları en aza indirmek. Kanun; yeşil istihdamın artırılması, yenilenebilir enerji yatırımlarının teşvik edilmesi ve karbon ayak izinin azaltılması gibi maddelerle, çevresel sürdürülebilirlikle uyumlu bir ekonomik büyüme hedefliyor. Ayrıca bireylerin ve işletmelerin çevre dostu uygulamaları benimsemeleri konusunda da toplumsal farkındalığın artırılması hedefleniyor.
Dr. Erden, kanundaki “Emisyon Azaltımı İçin Yenilenebilir Enerji Önceliği” maddesiyle birlikte, kamu ve özel sektör için bazı uygulamaların artık zorunlu hale geleceğini belirtti. Bu kapsamda yenilenebilir enerji kullanımının artırılması, enerji, su ve ham madde verimliliği sağlanması ve temiz teknolojilerin yaygınlaştırılması gibi uygulamalar öne çıkacak. Erden, bunun özellikle rüzgar enerjisi gibi düşük karbonlu üretim teknolojileri için önemli bir destek anlamına geldiğini vurguladı.
Kanunun getirdiği bir diğer önemli başlık olan “Planlama Araçlarında Entegre Enerji Politikaları” maddesi ile, hem yerel hem ulusal ölçekte hazırlanacak tüm strateji, plan ve programlarda yenilenebilir enerji yatırımları önceliklendirilecek. Bu bağlamda her ilde İl İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu kurulacak ve enerji politikaları yerel ölçekte şekillendirilecek. Ayrıca Türkiye Yeşil Taksonomisi oluşturularak, çevresel hedeflere katkı sağlayan ekonomik faaliyetler (örneğin rüzgar ve güneş enerjisi) sınıflandırılacak.
Finansman ve Teşvik Mekanizmaları başlığı altında ise, Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) gelirleri dahil olmak üzere elde edilen tüm kaynakların iklim dostu yatırımlar için kullanılacağı ifade edildi. Dr. Erden, rüzgar enerjisi gibi yüksek emisyon azaltım potansiyeli taşıyan projelerin, hibe, yeşil tahvil, garanti mekanizmaları, sigorta ve diğer finansal araçlar yoluyla destekleneceğini belirtti.
Türkiye’de kurulması planlanan Ulusal Emisyon Ticaret Sistemi ile birlikte, karbon fiyatlandırması da devreye girecek. Dr. Erden, elektrik üretim sektöründeki emisyonların izleneceğini ve tahsisatlara bağlanacağını ifade etti. Sistemin işletmecisi EPİAŞ olurken, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) ETS piyasasına yönelik gözetim ve denetim görevini üstlenecek. Tüm kamu kurumlarının plan ve stratejilerini güncellemek için belirlenen son tarih ise 31 Aralık 2027.
Dr. Erden, açıklamasını şöyle sonlandırdı:
“Yenilenebilir enerji yatırımları için yeni bir dönem başlıyor. Finansal teşviklere erişimin artması ve iklim hedefleriyle uyumlu projelerin öncelik kazanmasıyla birlikte, tüm yatırımcıların, yerel yönetimlerin ve sektör paydaşlarının İklim Kanunu’na uygun şekilde hareket etmeleri kritik önemde.”