Musk ve Bezos, Derin Uzay Yolculuğu için Yörüngede “Gaz İstasyonu” Yarışına Girdi

Dünyanın en zengin iki ismi, insanlı uzay yolculuğunu kökten değiştirebilecek bir sorunu çözmek için kıyasıya rekabet halinde: yörüngede uzay araçlarının yeniden yakıt ikmali. Bu sorunun çözülmesi, Ay, Mars ve daha da uzak noktalara yapılacak seferlerin önünü açabilir. Elon Musk’ın SpaceX’i ve Jeff Bezos’un Blue Origin’i, roketlerin Dünya’dan ayrıldıktan sonra yeniden yakıt alabilmesini sağlayacak sistemler geliştiriyor. Mühendisler ilk kez 1960’larda bu fikri ortaya atmıştı, fakat özel şirketler derin uzay stratejilerinin merkezine bu konsepti yeni koyuyor. Yakıt, her zaman ağır uzay araçlarının en büyük kısıtı oldu. Apollo programı sırasında Satürn V roketinin fırlatma ağırlığı 6,5 milyon pounddu, bunun 5,5 milyonu yakıttan oluşuyordu. Daha az yakıtla fırlatıp alçak Dünya yörüngesinde ikmal yapılması, daha büyük yüklerin veya ekibin derin uzaya taşınmasını mümkün kılabilir. Boeing’de yakıt ikmali çalışmalarında görev yapmış, şimdi OffWorld’de çalışan Dallas Bienhoff, “Bu yapılmak zorunda. Aksi halde uzayda başarabileceklerimiz sınırlı kalacak.” dedi.

En büyük teknik sorun, itici gazların kontrolü. SpaceX ve Blue Origin, aşırı düşük sıcaklıklarda saklanması gereken sıvı yakıt kullanmayı planlıyor. Uzay boşluğunda bu sıvılar kolayca ısınıp buharlaşabiliyor, dolayısıyla mesele sadece tank değil, mikro yerçekiminde güvenle çalışan soğutma sistemleri. Blue Origin CEO’su Dave Limp, şirketin buharlaşmayı engelleyen donanımda ilerleme kaydettiğini söyledi ancak mühendisler, kriyojenik sıvıların yörüngede beklenmedik davranışlar sergileyebileceğini vurguluyor. Yakıtın hareketi bile sorun yaratıyor. Eta Space CEO’su William Notardonato durumu şöyle açıkladı: “Sıvının tankta nerede olduğunu bilmiyorsunuz. İtici gaz, tankın üst kısmına da toplanabilir.”

SpaceX, ilk denemelerini yaptı. 2024’te Starship üzerinde sıvı hareketlerini test etti, sırada iki ayrı uzay aracı arasında yakıt transferi var ama Texas’taki yer testi sırasında yaşanan patlama gibi gecikmeler planları yavaşlattı. SpaceX’in NASA’nın Artemis Ay programı için modeli, tekrar tekrar tanker uçuşlarına dayanıyor. Alçak Dünya yörüngesinde bir Starship yakıt deposu görevi görecek, tanker varyantlarıyla doldurulacak, ardından Ay’a inecek Starship bu depodan yakıt alıp mürettebatı Ay’a taşıyacak. Tek bir görev için kaç fırlatma gerektiği belirsiz, ancak tahminler 10 ila 40 arasında değişiyor.

Blue Origin ise farklı bir yaklaşım benimsedi. Ocak ayında ilk uçuşunu yapan New Glenn ağır kaldırıcı roketiyle “transporter” adı verilen bir araç yörüngeye taşınacak. Söz konusu araç Dünya yörüngesinde yakıt alıp Ay yörüngesine götürecek ve orada ayrı bir iniş aracını hazır hale getirecek. NASA, Artemis planlaması kapsamında bu yöntemi değerlendirmeye başladı.

Bazı sektör uzmanları, yörüngede yakıt ikmalinin NASA’nın insanlı Ay inişi takvimine yetişmeyeceği konusunda şüpheli fakat iki şirket de ilerlemeyi sürdürüyor. Musk için bu hedef yıllardır bir tutku. 2017’de “Eğer tankerleri gönderip yörüngede doldurursanız, tankları tamamen doldurabilirsiniz.” demişti. Musk kısa süre önce sosyal medyada yaptığı açıklamada, Starship ile 2026’da Mars’a ulaşmanın yalnızca “küçük bir ihtimal” olduğunu kabul etti. Buna rağmen araştırmacılar ve sektör liderleri, mürettebatın Dünya ve Ay ötesine makul maliyetlerle gönderilebilmesi için teknolojinin merkezi önemde olduğu görüşünde. Bienhoff’un ifadesiyle, “Yörüngede yakıt ikmali olmazsa, insanlığın derin uzaya açılımı sınırda kalacak.”

Kaynak: https://www.techspot.com/news/109127-musk-bezos-race-build-orbital-gas-stations-deep.html