Bilim ve Dünya
20/10/2025
Merhum bilim insanı Carl Sagan bir zamanlar şöyle demişti: “Olağanüstü iddialar, olağanüstü kanıtlar gerektirir.” Çinli bilim insanları, hayalet uçakları tespit edebilecek yeni bir kuantum radar teknolojisi üzerinde çalıştıklarını duyurdu. Journal of Radars adlı hakemli bilim dergisinde yayımlanan ve South China Morning Post tarafından aktarılan çalışmaya göre, sistem küçük bir elektromanyetik fırtına yaratarak görünmez uçakların izini sürebilecek ancak Çinli araştırmacıların işlevsel bir kuantum radar geliştirdiğine dair iddiaları ilk değil ve diğer ülkelerden pek çok bilim insanı, bu tür cihazların teknik olarak mümkün olamayabileceğini öne sürerek söz konusu girişimleri “teknolojik bir blöf” olarak nitelendiriyor.
Geleneksel radar sistemleri genellikle sabit veya döner bir çanak antene sahip fakat yeni tasarlanan kuantum radar, bir silaha benzer biçimde elektronları ışık hızına yakın bir hızda ivmelendiriyor. Bu elektronlar, güçlü manyetik alanlara maruz bırakılan dolambaçlı bir tüpten geçerken yatay bir hortumu andıran mikrodalga girdapları oluşturabiliyor. Araştırmaya göre, proje başarıyla tamamlanabilirse bu sistem bugüne kadar geliştirilen tüm radar teknolojilerini geride bırakabilir.
Tsinghua Üniversitesi Havacılık ve Uzay Mühendisliği Fakültesi’nden Zhang Chao ve ekibi, projenin zorluklarına rağmen potansiyel faydalarının buna değdiğini belirtiyor. SCMP’nin haberine göre ekip, “Gizlilik teknolojisi ne kadar gelişmişse, kuantum radar sisteminin kazancı o kadar yüksek olur.” ifadesini kullandı.
Araştırmacılara göre, sistemde kullanılan temel parçacıklar bu yapay elektromanyetik fırtına sırasında alışılmadık özellikler sergiliyor. Çalışmada her parçacığın spiral momentumunu zamanla veya mesafe arttıkça yitirmediği gözlemlendi. Bu durum, Einstein’ın klasik fiziğiyle açıklanamaz ancak bilim insanları kuantum mekaniğinin bu sınırları aşabildiğini belirtiyor. Böylelikle radar, geleneksel sistemlerin tespit edemeyeceği hedefleri algılayabiliyor; hem uzun menzilde hem de olumsuz hava koşullarında çalışabiliyor.
Sistem gerçekten çalışıyorsa, tartışmalı hava sahalarında büyük bir üstünlük sağlayabilir. Günümüzde çoğu uçak, elektromanyetik dalgaları yansıttığı için radarda kolayca fark ediliyor ama ABD’nin F-22 Raptor veya F-35 gibi hayalet jetleri, özel kaplama malzemeleriyle radar dalgalarının büyük kısmını emiyor ve keskin açıların en aza indirildiği aerodinamik yapıları sayesinde, radar ekranında yalnızca beyzbol topu büyüklüğünde bir iz bırakabiliyor.
Son yıllarda askeri radarların hassasiyetinde artış yaşansa da, buna karşılık geliştirilen metamalzeme tabanlı kaplamalar, uçakların görünmezliğini daha da artırdı. Uzmanlara göre gizlilik teknolojisi ilerlemeye devam ettikçe, radarlar bu sistemleri tespit etme kabiliyetini tamamen yitirebilir. Bu nedenle mühendisler, yıllar önce kuantum radar fikrini olası bir çözüm olarak gündeme getirmişti.
Çinli askeri bilim insanları, 2016 yılında kuantum radar prototiplerini test ettiklerini açıklamıştı ancak iddialar, uluslararası bilim çevreleri tarafından ciddi biçimde tartışmaya açıldı. Science Magazine’de yayımlanan 2020 tarihli bir rapor, kuantum radarların uzun menzilli kullanım için uygun olmayabileceğini ve deneylerin, cihazların sadece mutlak sıfıra yakın sıcaklıklarda çalışabildiğini gösterdiğini bildirdi, ki bu, Çin’in atmosfer koşullarında imkânsız.
Fransa Havacılık ve Uzay Ajansı ONERA’dan radar uzmanı ve fizikçi Fabrice Boust, dergiye verdiği demeçte, “Çin, kuantum radarını duyurduğunda bunun çalışmadığından emindim.” diyerek şu ifadeyi ekledi: “Ama tepki çekeceklerini biliyorlardı.”
Boust’a göre, Çin’in kuantum radar açıklaması teknolojik bir gözdağı stratejisi olabilir ama eğer teknoloji gerçekten çalışır hale getirilirse, modern savaş alanlarının dengesini kökten değiştirebilir.