ABD Adalet Bakanlığı tarafından Çarşamba günü yayımlanan basın bültenine göre, “evrensel” bir ödeme deneyimi sunduğunu iddia eden yapay zeka destekli alışveriş uygulaması Nate’in kurucusu ve eski CEO’su Albert Saniger, yatırımcıları dolandırmakla suçlandı.
2018 yılında kurulan Nate, Coatue ve Forerunner Ventures gibi yatırımcılardan toplamda 50 milyon doların üzerinde fon topladı. Şirket, en son olarak 2021 yılında Renegade Partners liderliğinde 38 milyon dolarlık Seri A yatırım aldı.
Nate, kullanıcılarının herhangi bir e-ticaret sitesinden yalnızca tek bir tıklamayla alışveriş yapabilmesini sağlayan bir yapay zeka teknolojisi sunduğunu iddia etti. Ancak New York Güney Bölgesi savcılarına göre, uygulama gerçekte Filipinler’deki bir çağrı merkezinde çalışan yüzlerce insan tarafından manuel olarak işletiliyordu.
Saniger, Nate’in “insan müdahalesi olmadan” çevrim içi işlemleri gerçekleştirdiğini savunarak milyonlarca dolar yatırım aldı. Şirket bazı yapay zeka teknolojileri edinmiş ve veri bilimcileri işe almış olsa da, Adalet Bakanlığı uygulamanın otomasyon oranının gerçekte %0 olduğunu öne sürüyor.
Nate’in insan gücüne dayalı operasyonları, 2022 yılında The Information tarafından yürütülen bir soruşturmada da gündeme gelmişti.
Albert Saniger yorum talebine yanıt vermedi. Şu anda New York merkezli girişim sermayesi şirketi Buttercore Partners’ta yönetici ortak olarak listeleniyor; şirketten de yorum alınamadı.
Adalet Bakanlığı’nın iddianamesine göre, Nate 2023 yılının Ocak ayında fonlarını tüketti ve varlıklarını satmak zorunda kaldı. Bu satış, yatırımcılara “neredeyse tamamen” zarar olarak yansıdı. Saniger’in LinkedIn profilinde, 2023 itibarıyla CEO’luk görevinde olmadığı görülüyor.
Nate, yapay zeka yeteneklerini abarttığı öne sürülen tek girişim değil. Örneğin, 2023 yılında The Verge’ün haberine göre, bir başka “yapay zeka” destekli drive-through yazılım girişiminin de arka planda ağırlıklı olarak Filipinler’de çalışan insanlar tarafından yürütüldüğü ortaya çıkmıştı. Daha yakın zamanda Business Insider, EvenUp adlı bir hukuk teknolojisi girişiminin de önemli ölçüde insan emeğine dayandığını bildirmişti.
