Yapay Zeka Beklentileri Karşılamayınca Şirketler Eski Çalışanlarını Geri Çağırmaya Başladı

Yapay zeka etrafında süregelen yoğun beklentiler şirket stratejilerini şekillendirmeye devam ederken, ekonomik belirsizlik dönemlerinde personel sayısını azaltan birçok kurum, sessizce eski çalışanlarını geri çağırmaya başladı. Axios ile paylaşılan Visier adlı iş gücü analiz şirketinin yeni verileri, şirketlerin işten çıkardıkları çalışanların giderek artan bir kısmını yeniden işe aldığını gösteriyor. Bu eğilim, otomasyon teknolojilerinin bazı yöneticilerin öngördüğü ölçekte çalışanların yerini almadığını ortaya koyuyor.

Visier, dünya genelinde 142 şirkette çalışan 2,4 milyon kişiyi kapsayan verileri inceledi. Buna göre, işten çıkarılan çalışanların yaklaşık yüzde 5,3’ü daha sonra eski işverenine geri dönüyor. Oran yıllardır sabit kalsa da son dönemde yükselişe geçmiş durumda.

Visier’de baş araştırmacı olarak görev yapan Andrea Derler, elde edilen verilerin, birçok şirketin yapay zekanın neleri yapabileceği ve neleri yapamayacağı konusundaki pratik gerçeklerle yüzleştiğini gösterdiğini söyledi. Derler, yapay zekayı işten çıkarmalar için uygun bir gerekçe olarak nitelendirdi ancak henüz tamamen haklı çıkarılmış bir neden olmadığını vurguladı.

Araştırma, teknolojiye yönelik beklentiler ile operasyonel sonuçlar arasındaki farkı ortaya koyuyor. Yapay zeka destekli ajanlar ve dijital iş gücü sistemleri endüstrilerde hızla yaygınlaşsa da, Visier’in bulguları bu sistemlerin nadiren bir işi tamamen ortadan kaldırdığını gösteriyor. Bunun yerine, yalnızca görevlerin belirli bölümlerini otomatikleştiriyorlar ve akabinde şirketlerin yeni araçları yönetmek veya tamamlamak için gereken insan uzmanlığında açık vermesine yol açıyor. Oluşan boşluk, yapay zeka entegrasyonunun maliyet ve karmaşıklığı arttıkça, bazı şirketlerin deneyimli çalışanlarını geri çağırmasına neden oluyor.

Derler, birçok üst düzey yöneticinin henüz geniş ölçekli yapay zeka uygulamalarının gerçek maliyetlerini veya hangi rollerin gerçekçi biçimde otomatikleştirilebileceğini değerlendirmeye zaman bulamadığını ifade etti. Yapay zeka altyapısının, donanım, veri sistemleri ve güvenlik çerçeveleri dahil olmak üzere, uygulanması önemli sermaye harcamaları gerektiriyor. Maliyetler genellikle ilk tahminleri aşıyor ve yönetim ekiplerini, nitelikli çalışanları elde tutmanın yatırım getirisini yeniden değerlendirmeye zorluyor.

Derler’in yorumları, MIT tarafından yapılan araştırmalarla da örtüşüyor. Söz konusu araştırmaya göre, kuruluşların yaklaşık yüzde 95’i, yapay zeka yatırımlarından henüz ölçülebilir bir finansal getiri elde etmiş değil. Interactive Brokers baş stratejisti Steve Sosnick, sektördeki son harcama eğilimlerinin, “Belki de bu kadar paranın harcandığı yerler o kadar da akıllıca olmayabilir.” şeklinde yorumlanabileceğini söyledi.

Standart maliyet azaltma adımları olan işten çıkarmaların bile gizli etkileri bulunuyor. İş gücü planlama yazılımı platformu Orgvue’den elde edilen veriler, şirketlerin personel azaltımından elde ettikleri her 1 dolarlık tasarruf için yaklaşık 1,27 dolar harcadığını gösteriyor. Söz konusu rakam, kıdem tazminatları, işsizlik sigortası ve geçici olarak maaş tasarruflarını dengeleyen diğer dolaylı giderleri içeriyor.

Derler, bulguların birçok yönetim ekibinin hızla ele alması gereken daha büyük bir planlama açığına işaret ettiğini söyledi. İşten çıkarmalar, bilançolara kısa vadeli rahatlama ya da yatırımcılar açısından olumlu bir görünüm sağlayabilir, ancak uzun vadede iş gücü ve teknoloji stratejilerini basitleştirmiyor. Sonuç olarak, yapay zekanın tasarruf potansiyelini yanlış değerlendiren şirketler, bir zamanlar işten çıkardıkları yetenekleri yeniden aramak zorunda kalabilir.

‍

‍

‍

Kaynak: https://www.techspot.com/news/110139-new-data-shows-companies-rehiring-former-employees-ai.html