Yapay Zeka

13/2/2025

Yapay Zeka Analiz Etti: Popüler Filmlerde Şiddet Son 70 Yılda Gözle Görülür Şekilde Arttı

Filmler, üretildikleri dönemin toplumsal ve kültürel yapısını yansıtan önemli sanat ürünleridir. Karakterlerin etkileşimleri, iletişim tarzları ve film içeriği, o dönemdeki değerleri ve normları belirgin bir şekilde gösterir. Son yıllarda birçok ebeveyn ve akademisyen, Hollywood’un Oscar’a aday gösterilen ve gişe rekorları kıran filmlerinde şiddet ve istismar içeriğinin arttığını dile getirdi. Ancak bu iddialar genellikle bireysel gözlemlere dayanıyor ve filmler üzerinde kapsamlı bir analiz yapılmamıştı.

Avustralya’daki New South Wales Üniversitesi’nden iki araştırmacı, 1950 ile 2024 yılları arasında yayımlanan filmlerin içeriklerini geniş dil modelleri (LLM) kullanarak analiz etti. arXiv ön baskı platformunda yayımlanan çalışma, film diyaloglarında zaman içinde daha fazla şiddet ve istismar unsurlarının yer aldığını doğrularken, aynı zamanda hangi film türlerinin bu eğilimleri daha fazla barındırdığını ortaya koydu.

Araştırmacı Rohitash Chandra ve Guoxiang Ren "Bu çalışma, geniş dil modellerini kullanarak 1950-2024 yılları arasında Hollywood Oscar adayları ve gişe rekorları kıran filmlerin uzun vadeli istismar ve duygu analizini inceliyor." ve "Özel olarak eğitilmiş dil modelleriyle binlerce filmin altyazıları analiz edilerek, duygusal ve istismara yönelik içeriklerdeki değişimler değerlendirildi." dedi.

1.026 Film, 70 Yıl, Dört Tür: Büyük Veriyle Şiddetin İzini Sürmek

Araştırmada her yılın en çok izlenen ilk 10 gişe rekortmeni ve Oscar’a aday gösterilen filmler arasından seçilen toplam 1.026 yapım analiz edildi. Filmler, Uluslararası Film Veritabanı (IMDb) verilerine dayanarak dört türe ayrıldı:

  • Aksiyon (478 film)
  • Komedi (222 film)
  • Drama (285 film)
  • Gerilim (41 film)

Araştırmacılar, geliştirdikleri geniş dil modelleriyle, filmlerin diyaloglarındaki olumlu ve olumsuz duyguları sınıflandırdı. Modeller, yalnızca şiddet ve istismar içeriğini belirlemekle kalmadı, aynı zamanda mizah, üzüntü, öfke, kaygı, kötümserlik, iyimserlik ve minnettarlık gibi duygusal ögeleri de tespit etti.

"Film diyaloglarında yıllar içinde büyük değişimler yaşandı. Bu değişimler, toplumsal ve kültürel dönüşümleri yansıtıyor." diye yazan Chandra ve Ren, ayriyeten "Genel olarak duygusal eğilimler çeşitlilik gösterirken, istismar içeriğindeki dalgalanmalar dikkat çekici. Son yıllarda istismara yönelik içerikte belirgin bir artış gözlemleniyor." diye ekledi.

Şiddet ve İstismar Eğilimi Arttı, Olumlu Duygular Korundu

Çalışmanın en dikkat çekici sonucu, popüler filmlerde zaman içinde şiddet ve istismar eğilimlerinin giderek arttığını doğrulaması oldu. Özellikle son 20 yılda bu içeriklerin yoğunlaştığı görüldü. Araştırma, Oscar’a aday gösterilen filmlerin, gişe rekortmeni filmlerden daha fazla şiddet içeren diyalog barındırdığını gösterdi.

Özellikle gerilim türü, en fazla şiddet ve istismar içeriğine sahip yapımlar arasında yer aldı. Araştırmacılar, bu türde çatışma ve şiddetin anlatının temel unsurlarından biri olduğunu ve bu eğilimin güçlü şekilde devam ettiğini belirtti.

"Gerilim filmleri, şiddet ve çatışma unsurlarını anlatısal bir gereklilik olarak kullanmaya devam ediyor." diyen araştırmacılar "Mizah ve iyimserlik, farklı dönemlerde yayımlanan çoğu filmde baskın olmaya devam ediyor." diye eklemekte. 

Bununla birlikte, analizler yalnızca şiddet eğilimine odaklanmadı. Araştırmacılar, mizah ve iyimserlik gibi olumlu duyguların da farklı dönemlerde yayımlanan filmlerde güçlü şekilde varlığını sürdürdüğünü ortaya koydu.

Diyaloglardaki Değişimler Toplumsal Normları Yansıtıyor

Çalışma, film diyaloglarındaki istismar içerikli söylemlerin artışını toplumsal normlardaki değişimlerle ilişkilendiriyor. Araştırmacılar, filmlerin içeriğindeki değişimin yalnızca sanatsal tercihlerden ibaret olmadığını, aynı zamanda toplumsal dönüşümleri ve düzenleyici politikaları yansıttığını vurguladı.

Chandra ve Ren konuyla ilgili "Film diyaloglarında istismar eğilimindeki artış, sosyal normlar ve düzenleyici politikaların değişiminin bir yansıması olabilir." diye belirtti. 

Araştırmacılar, geliştirdikleri yapay zeka analiz yönteminin yalnızca sinema sektörüne değil, televizyon dizileri, kitaplar ve sanat eserlerinin incelenmesine de uygulanabileceğini ifade etti.

Araştırmacılar "Bu çalışma, yapay zeka destekli duygu analizinin filmlerin ötesinde TV dizileri, kitaplar ve sanat eserleri gibi daha geniş bir yelpazedeki medyayı incelemek için nasıl kullanılabileceğini gösteriyor." diye vurguladı.

Sinema ve Şiddet Tartışmalarına Bilimsel Bir Yaklaşım

Son yıllarda sinema sektöründe şiddet ve istismar içeriklerinin arttığına yönelik tartışmalar sürerken, bu çalışma bilimsel verilerle desteklenmiş önemli bulgular sunuyor. Film endüstrisinin nasıl evrildiğini anlamak için gelecekte daha kapsamlı çalışmaların yapılması gerektiği belirtilirken, yapay zeka destekli analizlerin, kültürel içeriklerin değişimini anlamada güçlü bir araç olabileceği vurgulanıyor.




Kaynak: https://phys.org/news/2025-02-ai-driven-dialogue-analysis-popular.html