Sürdürülebilirlik
17/6/2025
ICLEI – Sürdürülebilirlik İçin Yerel Yönetimler Ağı, kentlerin iklim hedeflerine ulaşmasını kolaylaştırmak amacıyla hazırladığı yeni rehberle karbon dengelemenin şehirler için nasıl tamamlayıcı bir araç olabileceğini ele alıyor. Küresel sera gazı emisyonlarının yaklaşık %72’sinin şehir kaynaklı olması, kentleri iklim krizine karşı mücadelede ön cepheye yerleştiriyor.
ICLEI tarafından yayımlanan “Karbon Dengeleme Üzerine Pratik Uygulama Rehberi”, yerel yönetimlerin kaçınılmaz emisyonları dengeleyerek net sıfır hedeflerine ulaşmasını desteklemeyi amaçlıyor. Bu kapsamda hazırlanan rehber, ICLEI’nin İklim Nötrlüğü Çerçevesi ile de uyumlu ama karbon dengelemenin, doğrudan emisyon azaltımı yerine geçmeyeceği net biçimde vurgulanıyor. Rehber, dengelemenin sadece tüm diğer azaltım önlemleri uygulandıktan sonra tamamlayıcı bir strateji olarak değerlendirilmesini öneriyor.
Kılavuzun öne çıkardığı ilkeler arasında şeffaflık, çevresel bütünlük, toplumsal fayda, yüksek kalite standartları, biyolojik çeşitliliğin korunması ve yerel toplulukların güçlendirilmesi bulunuyor. Şehirlerin yalnızca kendi sınırları içinde değil, farklı coğrafyalarda yer alan karbon dengeleme projelerine de yatırım yapabileceği belirtiliyor. Ancak bu projelerin, uzun vadeli ve ölçülebilir etkiler yaratması, ayrıca ek katkı sağlaması gerektiği ifade ediliyor.
ICLEI, karbon dengelemenin yanlış kullanımıyla ilgili de önemli uyarılarda bulunuyor. Yeşil aklama (greenwashing) riskine dikkat çekilirken, dengelemenin abartılı şekilde kullanımından kaçınılması gerektiği vurgulanıyor. Bu nedenle, bağımsız denetim mekanizmaları ve üçüncü taraf sertifikasyon süreçlerinin kritik olduğu belirtiliyor.
Rehberde örnek uygulamalara da yer veriliyor. Bunlardan biri, 2029 yılına kadar karbon nötr olmayı hedefleyen Finlandiya’nın Turku kenti. Şehir, ormanlardaki ağaç kesimini sınırlayarak ve korunan alanları artırarak karbon yutağı kapasitesini güçlendiriyor. Ancak özel mülkiyet gibi yasal zorluklar nedeniyle, yerel düzeyde daha açık ve yönlendirici politikaların gerektiği de ortaya konuyor.
ICLEI’nin önerdiği genel yaklaşım; güçlü ve yerel ölçekte uygulanabilir emisyon azaltım stratejilerinin, güvenilir ve iyi denetlenmiş karbon dengeleme uygulamalarıyla desteklenmesi yönünde. Böylelikle kentler, yalnızca ulusal hedeflere değil, aynı zamanda küresel iklim taahhütlerine de etkin biçimde katkı sunabilecek ve daha dirençli, sürdürülebilir yapılar kurabilecek.